Güneş tutulmasının hesaplanmasıyla başlanan çalışmaların ardından dünyanın güneş etrafında döndüğünün dünyanın yuvarlak olduğunun ispatı, yeni gözlemleri ortaya çıkarmış ve uzay ile ilgili araştırmalar ve hesaplamalar ile artık yavaş yavaş konunun meraktan çok bir bilim dalı olmasına sebebiyet vermiştir. Yunan düşünürlerin ve bilim insanlarının açtığı yoldan giden insanlar, astronomi bilimini daha da geliştirerek uzaya gönderilen uydular ile uzayın sırlarının çözümüne olanak sağlayacaktır.
Astronomi Bir Bilim Dalı mıdır?
Zaman içinde derinleşen ve gelişen teknolojinin yardımı ile gezegenlerin, yıldızların keşfedilmesini, izlenmesini, hareketlerinin zamansal açıdan takip edilmesini sağlamış, insanın gözünü uzak uzaya dikmesine sebep olmuştur. Belki de bu bilim dalı sayesinde insanoğlu yakın bir gelecekte dünya dışında başka bir gezegende başka yıldız sisteminde yaşamın izlerini bulacaktır. Dünya dışında yaşama imkânı bulacak insan ırkının başka galaksilere ulaşarak izlerini bırakmaları ve hayatlarını buralarda devam ettirerek uzun yıllar yaşamaya devam etmeleri belki hayalden gerçeğe dönüşecektir. “Astronomi bir bilim dalı mıdır” sorusunun cevabı ise evet, astronomi bir bilim dalıdır ve insanoğlunun geleceğini şekillendirmesini sağlayacak en büyük ve en önemli yardımcılarından biri olmayı sürdürecektir.
Burç Yorumlarına İnanmalı Mı?
Astroloji yukarıda da bahsedildiği gibi eski çağlardan bu yana insanlara farklı konu ve olaylarla ilgili bilgi veren geniş kapsamlı bir bilim dalıdır. Teknolojinin gelişmediği çağlarda özellikle insanlar pek çok konuda yorum olarak dahi olsa burçlardan yardım almışlardır. Evrende belli bir sistematiğin olduğu, bugün ilgili bilim insanlarının yaptığı çalışmalar ile ispatlanmıştır. Gezegenler arasında bulunan çekim ve manyetik güç elbette ki evren düzeninde önemli bir yere sahiptir, buradan hareketle gezegende bulunan türlerin de bu enerjiden etkilenmeleri olası bir durumdur. Gezegenler arasında bulunan konum ve etkileşime göre kişilerin doğum anına denk gelen farklı durumların oluşması, kişinin hayatı boyunca bu durumdan etkilenmelerini de beraberinde getirebilmektedir. Hayatımızın belli bir döneminde başımıza gelen herhangi bir olayın hayatımızın devamı boyunca etkilerini sürdürmesi buna en güzel örneği teşkil etmektedir.
Burç yorumlarına inanmak veya inanmamak elbette ki kişisel tercihtir. Bunun ötesinde 12 adet burç var bu kadar çeşitli ve karışık hayatların var olduğu dünyamızda 12 burç ile insanları tanımak, hayatları hakkında önyargıda bulunmak veya bilgi vermek elbette ki olanaksızdır. Kişinin annesi babası, bulunduğu ülke, sosyal çevresi vb. pek çok etken söz konusudur. Bu açıdan bakıldığında her bir insanın kendi burç özelliklerinin farklı olması ve kendine göre hayatının etkilenmesi oldukça inandırıcıdır.
Burç yorumlarına inanmalı mı? Genel hatları ile bakıldığında burçların kişilerin hayatında önemi yadsınamaz bir gerçektir. Fakat konunun uzmanı kişilerce yapılmayan değerlendirmeler ve gazetelerin yer doldurmak amacıyla kullandığı yorumlar, gerçekten uzaktır.
Astroloji Gerçek midir?
Astrolojiyi diğer bilim dallarından ayıran en belirgin özelliği, kişisel yorumlara yer verilmesidir ki yorum yapılan veya yorum kullanılan her alanda olduğu gibi kesin bilgilerin yer almamasından dolayı kişilerin kuşkulu bakışlarına maruz kalmakta, pek çok insanın aklına acaba sorusunu getirmektedir. Olayın aslı her alanda olduğu gibi yorumu yapan kişinin veya kişilerin ne kadar konuya vakıf oldukları, konu ile ilgili eğitimlerinin yeterli düzeyde olup olmadığı ile alakalıdır.
Yazımızın sonuna gelirken karıştırılan iki tabire kısaca değinelim: Astroloji ve astronomi. Astronomi bir bilim dalıdır, Astroloji ise bir bilim dalı değildir, Astronomi gök cisimlerini izleyerek araştırma yapar; güneş sistemi, yıldız ve gezegenlere dair incelemelerde bulunur. Astronomide veriler bilimsel verilerdir, Astrolojide elde edilen veriler çoğunlukla yoruma dayanır. Astroloji ve Astronomi arasında bilimsel ve yorumsal bağlar bulunmaktadır diyebiliriz.